Nihayet bahar yüzünü gösterdi. Kışın kalın kalın kazaklardan kocaman mantolar yüzünden zor kapanan, açılınca içindekiler üzerimize yıkılacak gibi olan gardıroplar için de devrim zamanı geldi 🙂 Her sezonda “giyecek hiçbir şeyim yook!” çığlıklarıyla belki ihtiyaçtan hatta çoğunlukla ruh halimizden ötürü satın aldığımız kıyafetlerin yarattığı karmaşaya son vermenin ve yenilere yer açmanın şimdi tam zamanı 🙂
Başlamadan önce kendinizi en iyi hissettiğiniz ve rahatsız edilmeyeceğiniz birkaç saati bu iş için ayırdığınıza emin olun. Güzel bir müzik açın ve hatta çayınızı kahvenizi yanınıza alın. Sosyal medyadan bu süre için de uzak durmanızı özellikle belirtiyorum 🙂
İlk olarak bütün kıyafetleri aksesuarları yığınlar halinde yere veya yatağınızın üzerine sermeyin. Bu durumu daha da karmaşık hale getirir. Kendinize sormanız gereken soruları başlıklar halinde toparlayalım.
1- Gardırobunuzdaki giysilerden hangileri gerçekten ihtiyacınız olan parçalar?
Öncelikle bu parçaları belirleyin. “Asla giymem!” veya “Kesinlikle kullanıyorum!” şeklinde bir sınıflandırma yapmayı deneyin.
2- Tadilat gerektiren parçalar var mı? Etiketi bile sökülmemiş öyle yada böyle giyilmemiş parçalar neler?
Geçen sezon alınıpta etiketiyle bekleyen giysileriniz üzgünüm ki asla giyilmeyecekler.(tecrübeyle sabit) 🙂 paça boyu, daraltma, fermuar tamiri vs için bekleyenleri ayrı bir köşeye alın.
3- Hediye gelen, pek de tarzımız olmayan ama ayıp olur diye atamadığımız parçalar neler?
Anılar hepimiz için değerli ama gardırobun köşesinde tıkılı durması o anıya pek de sahip çıktığımızı göstermiyor 🙂
4-İndirimde diye aldığımız veya zayıflayınca giyerim nasılsa umuduyla askıya yerleşen ama son 1 yılda hiç giymediğimiz giysiler var mı?
Bir giysinin son derece iyi bir indirimde olması bazen tarzımız olmasa bile bizi almaya ikna edebiliyor. Tamamen psikolojik! 🙂 Bu durumlarda “aynı ürün sezonda daha üst fiyatta satılsa alır mıydım?” sorusunu kendinize sorun.
Tüm bu parçaları kenara ayırdığımıza göre büyükçe bir karton kutuyu hazırlayalım. İçine, asla giymem dediklerinizi ve birileriyle -eş dost ihtiyacı olanlar vs-paylaşabileceklerinizi doldurmaya başlayın.
YENİ GARDIROBUN YENİ BİR SEN!
Artık tarzınıza daha uygun daha temel parçalarla uzun süre kullanabileceğiniz ve kendi stilinizi yansıtacak bir gardırop oluşturmaya başlayabilirsiniz. Altın kural; birbiriyle kombinleyebileceğiniz belli sayıda parçayı bir araya getirmek.
3 adet beyaz gömlek (1 i geniş kesim 2 si pensli (vücudunuza oturan) biri kirlideyken diğeri yedeğimiz olsun 🙂
5 pantolon (en az 2 renk jean olmalı. Biri dar diğeri geniş paçalı) 2 renk klasik pantolon 1 de beyaz daha spor kesimli bir parça edinin.)
Mutlaka 1 deri ceket (nelerle kombinlenebildiğine inanamazsınız.)
2 renk kalem etek (1 i siyah ve hatta deri olabilir) beyaz gömleğinizle kullanmak için.
Blazer ceket. Yaz ve kış için bir yünlü bir de keten olabilir. Jeanlerin ve sigara pantolonlarınızın muhteşem tamamlayıcısı!
Trençkot (nokta) 🙂
Bedeninize uygun kesimde bir elbise. (siyah ve beyaz mutlaka bulunmalı)
En az 10-15 adet tişört
Aksesuarlar (en az 2 çift stiletto, rahat bir spor ayakkabı, 2 farklı kullanıma uygun çanta, şık bir kol saati ve sevdiğiniz takıları da dahil edebilirsiniz bu listeye.)
Unutmayın bu kadar parçayla yaşamak “hiçbir şeyim yok!” demek değil. Tam aksine seçtiğiniz giysilerin kalıp ve kumaş kalitesine dikkat ederek alırsanız, bir sezon sonra sağı solu kaymış rengi atmış şeylere bir sürü para vermek zorunda kalmazsınız.
Unutmayın, daha az karmaşa daha aydınlık daha temiz ve düzenli bir hayat demek aslında. 🙂